Nevada
çölünün tam ortasında ütopya gibi bir yer olan Las Vegas’a Los Angeles’tan
arabayla 4 saatte ulaşabilir, yol üzerinde Las Vegas’a yaklaşık 30 km kala
ünlü sanatçı Ugo Rondinone tarafından inşa edilmiş renkli taşların üst üste
konulmasıyla oluşan eseri de görebilirsiniz.
Seven Magic Mountains |
Las Vegas’a doğru ilerlediğinizde
hemen girişte meşhur Welcome to Fabulous Las Vegas tabelasının önünde fotoğraf
çekilmek isteyen insanların oluşturduğu uzunca kuyruğu görürseniz de şaşırmayın.
Sonra sırasıyla dünyadaki önemli yapıların heykellerini kendilerine konsept
olarak seçen büyük otellerin sıralandığı strip denilen caddede ilerleyip kalabalığa
karışabilirsiniz. Bu dünyaca ünlü casino otellerini orada kalmasanız dahi
ziyaret edebilirsiniz. Çünkü tek amaç tamamen insanlara saatlerce kumar
oynatmayı başarabilmek. Bunu casinolara girdiğinizde hemen anlıyorsunuz. Neden
mi? İçeriye girdiğiniz anda çıkış kapısını bulabilmek için hayli emek
harcamanız gerekiyor. Labirent gibi düzenlenmiş casinolarda kumar oynayanlara
içki sınırsız ve ücretsiz. Bunun yanı sıra hiçbir şekilde pencere görmeniz mümkün
değil ki sabah olduğunu fark etmeden kumar oynamaya devam edin. Uykunuz gelse
dahi içeriye oksijen verildiğinden kendinizi hep ayık hissediyorsunuz. İçeride
sigara içilmesine rağmen hiç sigara kokusu almadım. Etrafta saati gösteren hiçbir
şey yok ve masada oyun oynadığınızda telefonunuzu çıkarıp saate bakmak hoş
karşılanmıyor. Masada kartları dağıtan insanlar da gram gülmüyor bu sebeple
masalarda ortam bir hayli gergin. Ufak paralar kazanmak isteyenler genelde slot
makinelerini tercih ediyor. Oyun makineleri size başta kazandırıp sonra kazandığınızdan
fazlasını kaybetmeniz için kurgulanmış. Bu sebeple cüzdanı odada bırakıp
casinoya inmekte fayda var. Ne kadarlık oynamak istiyorsanız o kadar para alın
yanınıza. Yoksa mazallah tüm parayı kaptırabilirsiniz. Bu sebepledir ki tesis
ücreti bile almalarına rağmen Las Vegas’taki çoğu otel Amerika standartlarına
göre çok ucuz kalıyor. Dediğim gibi amaç kumar oynamanızı sağlamak. Odaya
çıkarken bile casinonun içinden geçmeniz gerekiyor. Bunun yanı sıra Las Vegas’taki
en ünlü diyebileceğimiz otel olan Bellagio’nun önündeki havuzda her yarım
saatte bir akşam 8’den sonra da her 15 dakikada bir su gösterisi yapılıyor. Mirage’ın
havuzunda ise akşam 8, 9 ve 10’da ateş gösterisi yapılıyor.
Yaz mevsiminde Las
Vegas’taki sıcaklık dışarıya çıkılamayacak seviyeye ulaştığı için gündüz
insanların vakit geçirmesi için tasarlanan ve ufak bir Venedik olan The Venetian
‘ı ziyaret edip gondola binebilirsiniz. Las Vegas’taki çoğu otel birbirine
alttan ya da üst geçitlerle bağlı. The Venetian’da gezerken bir bakmışsınız The
Palazzo’dasınız. Hemen karşıya geçip Fashion show alışveriş merkezini ziyaret
edebilirsiniz. Eğer arabanız varsa Treasure Island, Stratosphere otellerinin
otoparklarına ücretsiz arabanızı park edebilirsiniz. Eğer arabanız yoksa da
oteller arası metro hattını kullanıp stripi gezebilirsiniz. Akşamları Las Vegas’ın
ışıltısının tadına varırken gündüz de günü birlik Grand Canyon turuna
gidebilirsiniz. Kanyonda gün batımını izleyip Skywalk üzerinden
yürüyebileceğiniz nokta Las Vegas’a arabayla 2 saat uzaklıkta bulunuyor. Eğer
Grand Canyon’u daha fazla keşfetmek isterseniz South ya da North Rim’den araç
başı 25 USD ödeyip giriş yapıp belirlenmiş yürüyüş rotalarını seçip manzaranın
keyfini çıkarabilirsiniz. Biz Horseshoe Bend’e gitmeyi tercih ettik. Las Vegas’tan
sırasıyla Utah eyaletinde bulunan St George, Colorado City ve Kanab’dan
ilerleyerek Horseshoe Bend’e yaklaşık 4,5 saatte ulaşıyorsunuz.
Horseshoe Bend |
Arabayı park
ettikten sonra 20 dakikalık yürüyüş yolu mevcut ve bu yolu yürürken yanınıza
bir şişe su ve şapka almanız, kapalı ayakkabı giymeniz gerekiyor. Yol üzerinde
de bunu anlatan uyarı tabelaları mevcut. At nalına benzediği için Horseshoe Bend
ismini alan bu yapı ise tam anlamıyla rüya gibi. Yanına yaklaştığınızda ise
yüksekliği baş dönmesi yapabiliyor. Horseshoe Bend’e 15 dakika uzaklıkta olan
Antilop Kanyonu’nu ziyaret etmek için ise yaklaşık 45 USD’ye internetten tur
satın almanız gerekiyor. Bireysel olarak maalesef ziyaret edemiyorsunuz. Fakat
dünyanın en pahalı fotoğraflarından birinin zamanında bu Antilop Kanyonu’nda
çekilmiş olduğunu düşünürsek tüm bu uğraşa değer. Hava sıcaklığı belirli
dereceye ulaştığında bu turlar iptal oluyor. Biz gittiğimizde de sıcaklık bir
hayli fazlaydı. Bu sebeple gidemeyip Las Vegas’a geri döndük. Tüm dünyadan
çılgınca turist akınına uğrayan ve stripte yürürken kalabalıktan nefes
alınmayacak seviyeye gelen çölün ortasındaki bu yer ihtişamıyla sizleri
bekliyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder